fırtına
Libya’da acil durum çalışanları ölümcül kaza geçirdi; barajlar tehlikede
Kurtarma ekipleri kurbanları arıyor. Fotoğraf
© Yusuf Murad/AP/dpa
Libya’da felaket bölgesindeki insanlara yardım malzemelerine ulaşmak hâlâ zor. Acil durum çalışanlarının karıştığı ölümcül bir kaza, yardım çabalarını gölgede bırakıyor. Şimdi BM istikrarsız bir durum konusunda uyarıda bulunuyor.
Libya’da yaşanan yıkıcı fırtına ve baraj çökmesi felaketinden bir hafta sonra iki baraj daha tehlike altında olabilir. BM acil yardım ofisi OCHA, akşam saatlerinde kısmen tahrip olmuş Darna şehri ile Bingazi arasındaki Jasa barajı ile Bingazi yakınlarındaki Kattara barajıyla ilgili endişelerini dile getirdi.
Durumla ilgili raporlar çelişkili. Yetkililer her iki barajın da iyi durumda ve çalışır durumda olduğunu söyledi. OCHA’ya göre yetkililere göre, baraj üzerindeki baskıyı hafifletmek için Jaza Barajı’na pompalar kuruluyor.
Geçtiğimiz Pazartesi gecesi liman kenti Darna’da iki baraj patlaması en büyük yıkıma neden oldu. Binlerce insan öldü ve binlercesi hâlâ kayıp. Yetkililerin henüz kesin rakamları yok. Felaketten önce şehrin nüfusu 100.000 civarındaydı.
Kurtarma çalışmaları ciddi kazanın gölgesinde kaldı
Kurtarma çalışmalarına Pazar günü meydana gelen ciddi bir kaza gölgede kaldı: Doğu Libya’daki yetkililere göre en az dört Yunan acil durum çalışanı ve Libyalı bir ailenin üç üyesi öldürüldü. 19 Yunan kurtarma ekibi Darna’ya giderken minibüsleri beş kişilik bir ailenin otomobiliyle çarpıştı. Bazıları ağır 15 kişi de yaralandı.
Mahallelinin çaresizliği hâlâ büyük. On binlerce kişi hâlâ kayıp yakınlarıyla ilgili haber ve acil durumlarda yardım bekliyor. Bir BBC muhabirine göre Darna’nın üzerinde çürüyen cesetlerin keskin kokusu var. Sahilde, şiddetli bir şekilde denize sürüklenen ve ardından yeniden karaya vuran beton yığınları, lastikler, buzdolapları ve arabalar vardı. Moloz dağlarından hala cesetler çıkarılıyordu. Kızılay sözcüsü Taufik el-Şüküri’ye göre, Cumartesi günü yıkılan binalardan hayatta kalanlar da kurtarıldı. DPA ile yaptığı röportajda kaç tane olduğunu söyleyemedi.
Felaketin üzerinden bir hafta geçmesine rağmen ölü sayısı hala belirsizliğini koruyor. BM Acil Yardım Bürosu (OCHA) Pazar günü Darna’da yaklaşık 11.300 kişinin öldüğünü ve 10.100 kişinin de kayıp olduğunu bildirdi. Ayrıca ülkenin doğusundaki diğer bölgelerden de 170 ölüm bildirildi. OCHA, Kızılay’a, Müslüman ülkelerdeki Kızılhaç topluluklarına sıklıkla verilen adla atıfta bulundu. Ancak dpa’ya verdiği bilgiye göre el-Şükri bunun kaynağını bilmiyordu. Resmi rakamlar yalnızca yetkililerden geliyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre geçen hafta sonuna kadar 4 bin civarında ölüm tespit edilmiş ve ölüm sertifikalarıyla kayıt altına alınmıştı.
Birçok yol ve köprü yıkıldı
Yıllardır süren iç savaşın damgasını vurduğu fakir Kuzey Afrika ülkesine Bingazi Havaalanından giderek daha fazla yardım malzemesi ulaşıyor. Ama oradan felaket bölgesine yüzlerce kilometre var. Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu küresel operasyonlar direktörü Caroline Holt’un X platformunda (eski adıyla Twitter) bildirdiği gibi, birçok yol ve köprü yıkıldı ve yardım malzemeleri taşıyan konvoylar kilometrelerce süren trafik sıkışıklığında mahsur kaldı. Yiyecek, ilaç, branda ve diğer şeylerin dağıtımı hâlâ zor durumda. Sınır Tanımayan Doktorlar’a göre yardım görevlileri operasyonların daha iyi koordine edilmesi yönünde çağrıda bulunuyor.
Alman Uluslararası İşbirliği Derneği (GIZ) geldi. Almanya’nın Libya Büyükelçisi Michael Ohnmacht’ın X’e aktardığı gibi, Shahat ve Bayda kasabalarındaki topluluklarla işbirliği içinde bebek maması, çadır, jeneratör, battaniye ve su dağıttılar.
40.000’den fazla insan kalacak yersiz
BM Göç Örgütü’nün (IOM) tahminlerine göre toplam 40.000’den fazla insan evini kaybetti. Bu sayı muhtemelen çok daha yüksektir. En çok etkilenen bölgelerin çoğunda sayımlar henüz mümkün olmadı.
Kolera gibi hastalıkların yayılmasından endişe duyan başkent Trablus’taki hükümet, su şirketlerine içme suyu dağıtma emri verdi. Hastalık Kontrol Merkezi başkanı Haidar al-Sajih, Cumartesi günü itibarıyla kirli içme suyundan dolayı yaklaşık 150 ishal hastalığının rapor edildiğini söyledi.
Libya savcısı Al-Sedik al-Sur, baraj ihlalleriyle ilgili soruşturma başlattı. Barajların çatladığı ve bakım için para ayrıldığı söylendi. Savcı şimdi kendisinin de söylediği gibi paranın nerede olduğunu açıklığa kavuşturmak istiyor.
dpa
#Konular
Libya’da acil durum çalışanları ölümcül kaza geçirdi; barajlar tehlikede
Kurtarma ekipleri kurbanları arıyor. Fotoğraf
© Yusuf Murad/AP/dpa
Libya’da felaket bölgesindeki insanlara yardım malzemelerine ulaşmak hâlâ zor. Acil durum çalışanlarının karıştığı ölümcül bir kaza, yardım çabalarını gölgede bırakıyor. Şimdi BM istikrarsız bir durum konusunda uyarıda bulunuyor.
Libya’da yaşanan yıkıcı fırtına ve baraj çökmesi felaketinden bir hafta sonra iki baraj daha tehlike altında olabilir. BM acil yardım ofisi OCHA, akşam saatlerinde kısmen tahrip olmuş Darna şehri ile Bingazi arasındaki Jasa barajı ile Bingazi yakınlarındaki Kattara barajıyla ilgili endişelerini dile getirdi.
Durumla ilgili raporlar çelişkili. Yetkililer her iki barajın da iyi durumda ve çalışır durumda olduğunu söyledi. OCHA’ya göre yetkililere göre, baraj üzerindeki baskıyı hafifletmek için Jaza Barajı’na pompalar kuruluyor.
Geçtiğimiz Pazartesi gecesi liman kenti Darna’da iki baraj patlaması en büyük yıkıma neden oldu. Binlerce insan öldü ve binlercesi hâlâ kayıp. Yetkililerin henüz kesin rakamları yok. Felaketten önce şehrin nüfusu 100.000 civarındaydı.
Kurtarma çalışmaları ciddi kazanın gölgesinde kaldı
Kurtarma çalışmalarına Pazar günü meydana gelen ciddi bir kaza gölgede kaldı: Doğu Libya’daki yetkililere göre en az dört Yunan acil durum çalışanı ve Libyalı bir ailenin üç üyesi öldürüldü. 19 Yunan kurtarma ekibi Darna’ya giderken minibüsleri beş kişilik bir ailenin otomobiliyle çarpıştı. Bazıları ağır 15 kişi de yaralandı.
Mahallelinin çaresizliği hâlâ büyük. On binlerce kişi hâlâ kayıp yakınlarıyla ilgili haber ve acil durumlarda yardım bekliyor. Bir BBC muhabirine göre Darna’nın üzerinde çürüyen cesetlerin keskin kokusu var. Sahilde, şiddetli bir şekilde denize sürüklenen ve ardından yeniden karaya vuran beton yığınları, lastikler, buzdolapları ve arabalar vardı. Moloz dağlarından hala cesetler çıkarılıyordu. Kızılay sözcüsü Taufik el-Şüküri’ye göre, Cumartesi günü yıkılan binalardan hayatta kalanlar da kurtarıldı. DPA ile yaptığı röportajda kaç tane olduğunu söyleyemedi.
Felaketin üzerinden bir hafta geçmesine rağmen ölü sayısı hala belirsizliğini koruyor. BM Acil Yardım Bürosu (OCHA) Pazar günü Darna’da yaklaşık 11.300 kişinin öldüğünü ve 10.100 kişinin de kayıp olduğunu bildirdi. Ayrıca ülkenin doğusundaki diğer bölgelerden de 170 ölüm bildirildi. OCHA, Kızılay’a, Müslüman ülkelerdeki Kızılhaç topluluklarına sıklıkla verilen adla atıfta bulundu. Ancak dpa’ya verdiği bilgiye göre el-Şükri bunun kaynağını bilmiyordu. Resmi rakamlar yalnızca yetkililerden geliyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre geçen hafta sonuna kadar 4 bin civarında ölüm tespit edilmiş ve ölüm sertifikalarıyla kayıt altına alınmıştı.
Birçok yol ve köprü yıkıldı
Yıllardır süren iç savaşın damgasını vurduğu fakir Kuzey Afrika ülkesine Bingazi Havaalanından giderek daha fazla yardım malzemesi ulaşıyor. Ama oradan felaket bölgesine yüzlerce kilometre var. Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu küresel operasyonlar direktörü Caroline Holt’un X platformunda (eski adıyla Twitter) bildirdiği gibi, birçok yol ve köprü yıkıldı ve yardım malzemeleri taşıyan konvoylar kilometrelerce süren trafik sıkışıklığında mahsur kaldı. Yiyecek, ilaç, branda ve diğer şeylerin dağıtımı hâlâ zor durumda. Sınır Tanımayan Doktorlar’a göre yardım görevlileri operasyonların daha iyi koordine edilmesi yönünde çağrıda bulunuyor.
Alman Uluslararası İşbirliği Derneği (GIZ) geldi. Almanya’nın Libya Büyükelçisi Michael Ohnmacht’ın X’e aktardığı gibi, Shahat ve Bayda kasabalarındaki topluluklarla işbirliği içinde bebek maması, çadır, jeneratör, battaniye ve su dağıttılar.
40.000’den fazla insan kalacak yersiz
BM Göç Örgütü’nün (IOM) tahminlerine göre toplam 40.000’den fazla insan evini kaybetti. Bu sayı muhtemelen çok daha yüksektir. En çok etkilenen bölgelerin çoğunda sayımlar henüz mümkün olmadı.
Kolera gibi hastalıkların yayılmasından endişe duyan başkent Trablus’taki hükümet, su şirketlerine içme suyu dağıtma emri verdi. Hastalık Kontrol Merkezi başkanı Haidar al-Sajih, Cumartesi günü itibarıyla kirli içme suyundan dolayı yaklaşık 150 ishal hastalığının rapor edildiğini söyledi.
Libya savcısı Al-Sedik al-Sur, baraj ihlalleriyle ilgili soruşturma başlattı. Barajların çatladığı ve bakım için para ayrıldığı söylendi. Savcı şimdi kendisinin de söylediği gibi paranın nerede olduğunu açıklığa kavuşturmak istiyor.
dpa
#Konular